Ülkücüler ellerindeki cevherin farkında hiç olmadı, olamadı…
Ne davanın, ne kadrolarının, ne tarihin biçtiği milli görevinin, ne liderinin, ne de sanatkârlarının…
7 Haziran seçimleri sonrası Ülkücü Hareket’e kurulan tuzak, birbirlerine kenetlenmeye engel oluyordu.
Zincirleri ilk önce 15 Temmuz akşamı Devlet Bey kırdı…
Devlet, Devlet’in kanatları altındaydı…
Rüzgâr bekleyen bayrak dalgalanmaya başlamıştı.
Geçen Pazar günü… TRT’de…
Uzun zaman sahnesine çıkarılmadığı TRT’de…
Türk milliyetçiliğinin sözde ayaklar altına alındığı ülkenin televizyonunda…
15 Temmuz’dan beri adeta bayrak yapılmış, milli marş olmuş “Ölürüm Türkiye’m”i söylemeye davet ediliyor…
Lideri gibi, “Yenikapı ruhunu diri tutmak” adına…
“15 Temmuz Kahramanlarının Türkülerini Söylüyoruz” programında…
Adı anons edilince salonda kopan alkış tufanından bir hasretin bittiği belliydi.
Millet, sanatkârını, ozanını, milliyetperver bir evladını çok özlemişti, özlem giderilecekti…
Yiğitler gibi, bir asil Bozkurt gibi çıktı, milletini selamladı…
Sonra… “Allah’ın selamı üzerinize olsun” dedi…
“Ammar” dedi, “Hz. Hüseyin” dedi…
“Kınalı kuzular” dedi..
“Önkuzular…” dedi…
“Halisdemirler…” dedi…
“Bayrak inmesin diye, ezan dinmesin diye, dünyada eşi benzeri olmayan bu cennet vatan için can veren şehitlerimizin mekânları cennet olsun!” duasında bulundu.
Salon coştu, onu ayakta alkışladı, “bir daha, bir daha!” diye tempo tuttu, o da kırmadı son dörtlüğü seyirciye söyletti…
Sonra… “Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti Devleti!” diye haykırdı…
“Yaşasın yüce Türk milleti!” diyerek milleti selamladı…
Birden sahnede Ülkücülüğü iktidara taşımıştı…
Salona “milli irade”yi hâkim kılmıştı…
Gece maviliğinde doğan bir “yıldız”dı…
“Önkuzuları, Kılıçkıranları, İmamoğluları, Haşatlıları, Sazakları, Fıratları, Halisdemirleri” anıp gönül telimizi titretti, yeniden bir bir nakşetti yüreğimize…
Ülkücü Hareket’in pırıl pırıl gülümseyen yüzü olmuştu hep.
O’nu efendiliği, kibarlığı, iyi aile babalığı ile tanıdık…
Hiç hırpani gezmedi…
Seyircisinin karşısına “lideri gibi” hep takım elbiseli, traşlı ve güleryüzlü çıktı…
Edepli, erdemli, mütevazı idi…
Pazar gecesi TRT’de, Ülkücüleri hatırlattı millete…
Vatanın, bayrağın, devletin, milletin muhafızlarını hatırlattı…
İyi ki varsınız be Yıldızdoğanlar, Şafaklar…
İyi ki varsınız, kendimize geldik!