“Türkün en önemli vasfı teşkilâtçılığıdır.”
Teşkilatçılık ise mutlak hiyerarşi ve disiplin ile mümkündür. Bu yıllarca böyle olmuştur, olması gerektiği gibi…
Türk Töresiz olmaz. Türk Töresi Türk Ülküsünün ayrılmaz parçasıdır. Millete hizmet yolunda şahsi menfaatlerden, şahsi zevklerden feragattir. Teşkilat hiyerarşisi içerisinde EMİRLERE MUTLAK İTAAT LAZIMDIR. Ve Türk Töresinin en önemli bir gereği de sır saklamaktır. SIR SAKLAMAK! Çünkü bu yol uzun ve çetindir, dikenlidir, engebelidir…
SABIR GEREKTİRİR!
Son mektubunda nişanlısına;
Benim sevda manileri yazmak İçin vaktim yok
Ağıtlar dökülüyor dudaklarımdan,
Haber sor bana Önkuzu’dan Kılıçkıran’dan,
Onların düştüğü yola kurbanım ‘Geri dur’ deme.
Yazdıktan sonra “Vatanımın ha ekmeğini yemişim ha uğruna bir kurşun!” diyerek şahadete koşan Alparslan’lar talip oldu bu çileye, Fırat’lar razı oldu bu kutlu yolda yürümeye. Şikâyet etmeden, söylenmeden ve hiçbir paye beklemeden…
Şimdi bakıyorum da herkes ÜLKÜCÜ!
Kimisi, binlerce şehit vermiş bu KUTLU HAREKETİN BİTECEĞİNİ yok olup gideceğini savunuyor, bir başkası GENEL BAŞKANI olacağını söylediği partinin İKTİDAR OLACAĞINA İNANMIYOR! İş böyle olunca bazıları da KERAMETİ KENDİSİNDE sanıyor…
Teşkilat tanımayan, disipline uymayan, BEN BU DAVAYA BEDEL ÖDEDİM naralarıyla tahsilâta çıkan bir sürü SÖZDE ÜLKÜCÜ! Her köşe başında ÜLKÜCÜLÜK dersi vermeye başlamış…
“ÜLKÜCÜ BİAT ETMEZMİŞ!”
Onlar hala Cennet Mekân Başbuğ’un Ülkücüleriymiş…
BALGAT’taki (!) de kim oluyormuş…
Hainmiş, MİT Ajanıymış ve daha neler neler…
Ve bu iftiraları söyleyenler bir de ÜLKÜCÜLERMİŞ !?
HALT ETMİŞSİNİZ SİZ!!!
Ülkücülüğün en önemli vasfı teşkilatçılığıdır. Teşkilatın olmazsa olmazı hiyerarşi, hiyerarşinin en tepesi LİDER, Lider ise bu gün o makamda bulunan DEVLET BAHÇELİ’dir!
Öyle ise kızıl komünistlerin dahi söylemeye cesaret edemediği bu hakaretleri, iftiraları söyleyen bir kimse ASLA ve ASLA ÜLKÜCÜ OLAMAZ!
Ülkücüler, bir ümidin adıdır.
Ülkücüler, bir sevdanın ve bedeli şehit kanıyla ödenmiş bir fedakârlığın nurlu yüzleridir.
Ülkücüler, bir duanın ve direncin temsilcileridir.
Ülkücüler, geçmişin şerefli sayfalarından geleceğin verimli ve bereketli vahalarına koşan eşsiz kahramanlardır.
Ülkücüler, dürüstlükten ayrılmaz, çalışmaktan bıkmaz, fitneye bakmaz, iftiralara kulak asmaz, DOKTRİNLERİ hayatında uygular, Teşkilat nizamında LİDER’inin ardından kızıl elmasına ulaşmak için tereddütsüz yol alır.
Ülkücüler Türk milletinin içinden doğup, yine Türk milletine hizmete koşan asil ve soylu şahsiyetlerdir.
Ülkücüler bayraktır.
Ülkücüler vatandır.
Ülkücüler Türklüktür.
Ülkücüler Turan’dır.
Cennet Mekân Başbuğum Alparslan TÜRKEŞ’İ biraz anlasaydınız, biraz dinleseydiniz, azıcık olsun tanısaydınız “Milletimize Bizans’tan geçme gevşeklik, laubalilik, dedikodu, FİTNE, fesat, terbiyesizlik, birbirini beğenmeme, sır saklayamama, rastgele laf söylemenin töreyi bozacağını, yok edeceğini, TÖRESİ OLMAYANIN da ÜLKÜCÜ OLAMAYACAĞINI bilirdiniz…
…
Hani siz bu davaya BEDEL ÖDEMİŞSİNİZ ya…
Türk-İslam Ülküsünü anlamış olsaydınız eğer;
Bu davanın İ’LÂ-YI KELİMETULLAH davası olduğunu ve karşılığının bizleri yoktan var eden Yüce Allah (cc)’ın Rızası olması gerektiğini de bilirdiniz elbet…